|
Senior Member  Cevaplar: 884 kayıt olmuş: 26/5/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet: 
|
 |
Yazılış Tarihi: 22/1/2009 Saat 05:22 |
|
|
Rojin
Site kurucusu
Kazancı Bedih lakabıyla tanınan Bedih Yoluk 1929 yılında
Şanlıurfa’nın Siverekli Mahallesinde doğdu. Babası Dalyanlardan
Culhacı (Dokumacı) Halil, annesi Şatıroğullarından Zemzem’dir. Evli
olup, Halil, Mehmet, Şükran, Naci, Remziye, Nihat ve Müzeyyen isimlerinde 7
çocuk babasıdır. Asıl mesleği kazancılıktır. Bu nedenle kendisine
“Kazancı Bedih” denilmektedir. Herkes kendisini bu lakapla
tanır. Kazancı olarak ilk ustası Hasan Diyar'dır ve uzun zaman bu ustanın
yanında çalışmıştır.
Daha sonra Aziz ve Kadir Ucar ustaların yanında kazancılık yapmıştır. 1949
yılında askere gitmiş, Bingöl’de, ve Elazığ'da Bando Bölüğünde
askerliğini tamamlamıştır. Bilahare belediyeye girmiş ve 26 yıl çalıştıktan
sonra 1986 yılında emekli olmuştur. Emekli olduktan sonra Hacca gitmiştir.
Boş gezmemek ve günlük nevalesini çıkarmak için Eski Hal pazarı civarında
demlik ve cezve tamiriyle ilgili küçük bir dükkan açmış halen bu işi
yapmaktadır. Ayrıca bir mevlüt grubuyla birlikte mevlütlere gidip ilahi ve
gazel okumaktadır.
Şanlıurfa’nın yetiştirmiş olduğu en ünlü gazelhanlardan biridir.
Fuzuli, Nabi, Nezihe, Furugi, Abdi gibi çeşitli şairlerin gazellerini
Şanlıurfa makam geleneğine uygun olarak, davudi ve etkileyici sesiyle okur.
Bir güfteyi farklı makamlarda icra edebilme meziyetine sahiptir. Ud, tambur
ve cümbüş çalmasını fevkalade iyi bilir.
Nezih meclislerin sayılan sevilen ve takdir edilen kişilerin başında gelir.
Gazelin yanında çok güzel meye, hoyrat ve türkü de okumaktadır. Çok güzel
okuması nedeniyle, gazelin sevilmesinde ve gazel okuma geleneğinin
yaygınlaşmasında çok büyük hizmetleri olmuştur. Eserleri kendine has bir
tavırla okur. Çok bilinen bir maya kazancı Bedih’in okuyuşuyla
bambaşka bir havaya dönüşür. Ses tonu gazel okumaya çok elverişlidir. Sesi
çok etkileyicidir ve sesini iyi kullanır.
____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen
Zaman . ____________________ Türküler..
Cennet kadar sır, insan kadar zahir.
|
|
Senior Member  Cevaplar: 884 kayıt olmuş: 26/5/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet: 
|
 |
Yazılış Tarihi: 22/1/2009 Saat 05:25 |
|
|
Rojin
Site kurucusu
İbrahim Tatlıses, Selahattin Alpay gibi birçok
ünlü sanatçı da dahil olmak üzere kendisinden
sonra yetişen bir çok eses sanatçısı gazel okurken
Kazancı Bedih’i taklit ederek onun tavrında okumaya
çalışırlar.
Kazancı Bedih gazelleri çok güzel okuduğundan
dolayı kendisine “Pir” denilmektedir.
1996 yılında yapımcı Mine VARGIN, yönetmen Yavuz
TUĞRUL, aktör Şener ŞEN’in
başrolünü oynadığı EŞKİYA filminin
bir sahnesinde sıra gecesine yer verildi, Eski bir avlulu ev ve
KAZANCI Bedih (Yoluk) in bir gazel okuması istenmiş. Urfanın
etrafı dumanlı dağlar türküsü ve
ardından da dillere düşen güzel bir gazel, Gazel
Şanlıurfalı şair mirine hoca’nındır,
Mahlası Lütfü’dür.
Hicaz makamında okunan gazel şöyledir.
Nice bu hasreti dildar ile giryan olayım
Yanayım aşkın ile büryan olayım
Görmedim gül yüzünü ahü fiğan
etmedeyim
Akıdıp göz yaşımı dert ile nalan
olayım
Kapladı bu narı firkat cismi ğem aludemi
Korkarım heşre keder böylece suzan olayı
Sevdiğim rağmet yeter incitme artık kalbim
Gerilerdesin yusufu asa bendi zindan olayım
Lütfüyüm bülbül gibi gülşende feryat
edlerim
Vusleti yar ile ancak şadi ğendan olayım
Şanlıurfa’ya özgü gazel okuma geleneğinin
son temsilcisidir.
Son yıllarda birkaç kaseti ve CD’si
çıkmışır.
Kazancı Bedih ve eşi, 20 Ocak 2004 günü
Şanlıurfa'daki evinde uyurken katalitik sobadan sızan gazdan
zehirlenerek öldü.
Bedih Yoluk ve eşi için Hasanpaşa Camii’nde cenaze
töreni düzenlendi. Törene, Vali Şükrü
Kocatepe, Belediye Başkanı Ahmet Bahçıvan, Emniyet
Müdürü Kutlay Çelik ile sanatçılar Mahsun
Kırmızıgül, Mahmut Tuncer ve Sellahattin
Alpay’ın yanı sıra çok sayıda vatandaş
katıldı. ____________________ Türküler..
Cennet kadar sır, insan kadar zahir.
|
|
Senior Member  Cevaplar: 884 kayıt olmuş: 26/5/2008 Durum: ÇevrimdışıCinsiyet: 
|
 |
Yazılış Tarihi: 22/1/2009 Saat 05:27 |
|
|
Rojin
Site kurucusu
MüZİK YAŞANTISI
Müzikle ilgisi küçük yaşlarda başlayan
Kazancı Bedih ailenin tek çocuğu olduğundan
babasının ısrarıyla 14 yaşında evlendi
gençlik yıllarında babası onu beraberinde
Mecbelbahır’a götürdü. Mecbilbahır
Balıklıgöl'den çıkan suyun bir kanalla Hasan
Paşa camiine geçtiği yerde ağaların ve
yeşilliğin olduğu bir yerdi. Orayı çay
bahçesi olarak çalışıran kişi
müziğe çok meraklı idi. Oraya kurduğu gramofondan
müşerilerine günün en sevilen sanat müziği
parçalarını, Hafız Burhan, Müzeyyen Senar, Safiye
Ayla gibi ünlü sanatçıları dinletirdi. Yine zaman
zaman Mukim Tahir gibi o devrin ünlü sanatçıları
dinlenmeye oraya gelir, zaman zamanda okurlardı. Akşam
serinliğinde çaylarını ve nargilelerini içmek,
müzik dinlemek için Mecbelbahır’a giderlerdi.
Kazancı Bedih’te babasıyla Mecbelbahır’a gider,
gramofondan ünlü sesleri ve ustalarının sohbetlerini
dinlerdi.
Müziğe olan merakı bu şekilde gelişi ve
cümbüş çalmaya merak sardı. Hafız Ahmet,
Hafız Culha, Hafız Dellek Mahmut ve Şükrü
Hafız’ı çeşitli müzik meclislerinde dinledi.
Bir kısmı ile müzik meclislerine katıldı.
Şanlıurfa’da eskiden müzik gruplarına
“Takım” denirdi ve bir tere
çağrıldığında herkes takımı ile
giderdi. Kazancı Bedih’in de Mehmet Çelik, Ali Kanun, Hasan
Diyar, Necip Şıbe, Çırçır Mahe,
Şıhmüslüm Görgün, Nacar Celal, Mustafa Usta
takım arkadaşlarıydı. Daha sonra tenekeci Mahmut, Aziz
Çekirge, Gacı İmam Kayıs, Cuan Mahe ile
çeşitli müzik meclislerine katıldı. Bunların
dışında Seyfettin Sucu, demir İzzet, Mahmut
Coşkunses, İbrahim Tatlıses, Kadir Sema gibi birçok ses
sanatçısı ile müzik meclislerinde bulunmuşur.
Hiç plak yapmadı. Kasnak teyibin Şanlıurfa’ya
gelişinden sonra bant yapma meraklılarının aranan
kişisi oldu ve yüzlerce mahalli banta herhangi bir ücret
almadan gazel, maya ve türkü okudu.
Kazancı Bedih, müzik meclislerinde birçok şairin
gazelini kendi tavrına göre çeşitli makamlarda okur.
Makamları ve makamlarındaki geçkileri çok iyi bilir.
Sık sık okuduğu gazelleri şöyle
sıralayabiliriz. Nezihe Hanım’dan
Gümrahlarını goncayı zibaya değişmem”,
“Sabret gönül eyyamı yare de kalmaz”,
Kuddus’den, “Aldanma gönül devleti ikbale
güvenme”, Abdi Efendi’den “Hüsnün senin ey
dilber nadide kamer mi”, “Nice bir nar’ı
aşkınla ciğer yansın kebap olsun. Fuzuli’den
“Öyle sermestem ki idrak etmezem dünya nedir”,
Nabi’den “Sakın terk-i edepten kuy-umah-bubu hudadır
bu”, Baba Kani’den “Gamı Aşkın-la ahvalim
perişan oldu gettikçe” Ruhi’den “Nice bir
dağdağa ile berbad olalım”, Muharrem hoca’dan
"Karadan ağa dönüp dest-i dilara okuruz” ve daha bir
çok şairin gazellerini okumaktadır.
Okur yazar olmadığı için önceleri gazelleri
dinleme yoluyla ezberleyen ama uzun gazelleri bu şekilde
öğrenmek zor olduğu için gece mektebine giden
Kazancı Bedih, pek iyi olmasa da şimdi okuyabiliyor,
meramını anlatabilecek kadar da yazabiliyor.
Sesi pes ve kendine has güzelliktedir, bu nedenle gazelleri ve
mayaları o kadar güzel okur ki dinleyen onun sesinin tonunu ve
okuma tarzını unutamaz.
Uzun havaları ve türküleri kendi tavrında okur. Bazen
sanat müziğinden bir şarkısı kendi üslubunda,
değişik bir yorumla uzun hava gibi okur. Buna örnek olarak
“Kara gözlüm efkarlanma gül gayri” adıl
rast makamındaki şarkıyı gösterebiliriz. Bu
şarkıyı başka makamda uzun hava olarak bir çok
meclislerde okumuş ve dinleyenlerin beğenisini
kazanmışır. Bundan başka “Yeşil
kurbağalar” “Eminem”, “Atıma verdiler
sarı samanı”, “Neyleyim de Karamanın
elini”, “Kara göz” gibi uzun havaları kendi
uslubuyla çok güzel şekilde okumaktadır.
Yüzlerce mahalli kasetin yanında İstanbul’da
doldurulan kasetlerde de gazel, maya ve türkü okumuşur. Urfa
gecelik isimli kasetler dizisinde okuduğu gazeller yurt
çapında çok beğenilmişir.
Kazancı Bedih, radyo ve TV programlarına da
katılmışır. İbrahim Tatlıses’in
hazırladığı “İbo Show “ daki
programı, Selahattin Alpay’la yaptığı program ve
Ali Bozkurt’un hazırladığı “Bizim
Eller” programları bunlardan birkaçıdır..
Bugün gazel okuyan bir çok kişiyi yetişirmişir.
Birçok kişi de mahalli bantlarını dinleyerek ondan
faydalanmışır ve onun tavrında söylemeye
çalışmışır. Yetişirdiği
kişilerden biri de oğlu Naci Yoluk’tur. Oğlu da
kendisi gibi ud çalıp, gazel okuyarak gazel okuma geleneğini
sürdürmektedir. Sesi ve okuma tavrı babasına çok
benzemektedir.
____________________
Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz,
Kacırılan Fırsat ve Gecen Zaman .
____________________ Türküler..
Cennet kadar sır, insan kadar zahir.
|
|
|
|
Happy Birthday |
Bugün hiçbir kullanıcımızın doğumgünü yok! |
üye Puani |
- Rojin: 10 976 Puanlar
- asliyok: 4 432 Puanlar
- HarmanYeli: 4 396 Puanlar
- KizilZora: 2 048 Puanlar
- life23: 1 675 Puanlar
- gokkiz: 1 657 Puanlar
- BirNefes: 1 048 Puanlar
- Erasmus: 984 Puanlar
- -Pozan-: 785 Puanlar
- Siyahinci: 623 Puanlar
|
|