Deprecated: Function set_magic_quotes_runtime() is deprecated in /www/htdocs/w00c089c/dostsesi.com/forum/includes/mx_system.php on line 22
Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c089c/dostsesi.com/forum/includes/mx_api.php on line 315
Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c089c/dostsesi.com/forum/includes/mx_api.php on line 315
Deprecated: preg_replace(): The /e modifier is deprecated, use preg_replace_callback instead in /www/htdocs/w00c089c/dostsesi.com/forum/includes/mx_api.php on line 1415
Konu: Bir martının çığlıklarına takıldı yüreıim...
Rojin
Site kurucusu
Cevaplar: 987 kayıt olmuş: 11/9/2006 Durum: Çevrimdışı Cinsiyet:
Yazılış Tarihi: 23/11/2009 Saat 14:25
Bir martının çığlıklarına takıldı yüreğim.. Onlarla çığlık attı
benliğim.. Vapur ve martının aşkına eşlik etti gözlerim.. Kaç kişi sessizce
anlatmıştır sevdasını denize, kaç kişi martılarla konuşmuştur, acısını
dökmüştür.. Bilirmisiniz martılar bu yüzden çığlık atar durmadan.. Deniz;
kendisine anlatılan sırları kabararak, dalgalarla kıyıları döverek
paylaşırken, martılar gözyaşlarını çığlık çığlığa bağırarak paylaşırlar...
Sizin yerinize çığlıklar atarak...
Martılar niye çığlık atar bilir misiniz?
İşte bu yüzden.. Sessiz çığlıkları dinledikleri için sürekli. Sizin
gözyaşlarınıza ortak oldukları için..
Martılar neden çığlık atar bilir misiniz?
Çünkü onlarda zamanında iki sevdalı gençtiler. Ama onların ki imkansız bir
aşktı. Biri fakir bir balıkçı diğeri güzeller güzeli bir denizkızı. Balıkçı
balığa çıktığı birgün ağlarına takılan denizkızına aşık olmuştu.
Bakışlarıyla konuştular günlerce. Ama Tanrılar karşı çıktılar sevdalarına.
Gökyüzü tanrısı fırtınalar çıkardı kavuşamasınlar diye, denizler tanrısı da
hapsetti denizkızını dalgalarının içine. Ama yılmadı balıkçı. Aradı
sevgilisini günlerce fırtınalara, korkunç dalgalara karşı koyarak. En
sonunda gökyüzü tanrısı bırak dedi bırak kavuşsunlar artık denizler
tanrısına. Bıraktı denizkızını dalgalar ama onları iki kuşa çevirdi de
bıraktı. Aşkları gibi bembeyaz iki kuşa.. Çığlıklar atarak gökyüzünde
uçmaya başladılar. Onların sevdasından bugün kü martılar çoğaldılar.
İşte bu yüzden çığlık atar martılar. Ne zaman el ele, kol kola, birbirine
aşkla bakan iki sevgili görseler çığlıklar atarak eşlik ederler onların
aşklarına.
Martılar niye çığlık atar bilir misiniz?
Çünkü onlar yüzlerce yıldır kaybettikleri mektubu ararlar...
Çünkü onlar iki sevdalının aşkına şahitlik etmiştir.. Çünkü onlar bir aşkın
yokoluşuna sebep olmuştur.
Yüzlerce yıl önce birbirini gören bir prenses ve fakir genci ayırmak
isteyen kral genci denizin ortasında bir fenere hapseder. Ama gençler
sevmişler bir kere birbirlerini unutmak öyle kolay mı bu yürekte. Genç
martılarla dertleşir, prensese yazdığı mektupları onlara okur, sonra
martılar üzülür bu ayrı aşklara. Onlar da böyle bir sevdadan doğmamışlar
mıdır.. ve delikanlının mektuplarını taşımaya başlarlar prensese. Böylece
hergün prenses ve delikanlı mektuplarla anlatırlar sevdalarını.
Ama birgün kral görür pencereye konan martının ağzındaki mektubu.. Herkes
korkuyla beklerken kral gider sarılır kızına. Martılar bile anladı
sevdanızı ben anlayamadım der. Tez getirtiyorum düğün hazırlıklarına
başlayın. Prenses o sevinçle hemen mektup yazıp haber vermek ister aşkına.
Mektubu taşıyacak martıya da hepsinin düğüne davetli olduğunu söyler. Martı
mektubu tam fenere götürürken arkadaşlarına söyler düğünü. O sırada düşürür
mektubu denize. Bütün martılar üzüntüyle mektubu aramaya başlarlar. Ama bir
türlü bulamazlar. Delikanlı üzüntüyle sevgilisinin kendisine cevap
vermemesine içerler. Kendi mektuplar yazar ama gönderecek martı yoktur
etrafında. Hepsi çığlık çığlığa denizin üzerinde uçmaktadırlar. Anlar ki
prenses ona yazmamıştır, anlar ki martılar üzüntüden yanına gelememektedir,
anlar ki bütün bu çığlıklar onun biten sevdası içindir.
Ve delikanlı kendini kayalıklardan aşağıya atar.
İşte o gün bugündür martılar çığlık çığlığa bulamadıkları o mektubu
ararlar.
Martılar neden çığlık atar bilir misiniz?
Çünkü onlar yükseğe çıkamazlar..Gökyüzünde özgürce dolaşan martılar..
Denizin üzerinde kanat çırpan martılar. Ne yazık ki belirli yükseklikten
öteye gidemeyen martılar. İşte bu yüzden bağırırlar.. daha yükseklere
çıkamadıklarından. Çok yükseklerde uçmak isterler diğer kuşlar gibi.. Bu
onların arzusudur, hayalidir. Ama çıkamazlar.. Hep çaba gösterirler ama
ulaşamazlar o yüksekliğe.. Hayallerine kavuşamadıkları için çığlık
atarlar...
Herkesin anlatılacak bir hikayesi vardır onlara. Ben de bir türkü tuttursam
bende bir ağıt yaksam dinlerler mi beni? Yüreğimden kopup gelen cümleleri
duyarlar mı? Dalgalar birde benim için dövermi kıyıyı..Deniz ve martılar
birlik olup kucak açarlar mı bana? Benim içinde benim yerime çığlık atarlar
mı?
neten
____________________ Dört Sey Geri Gelmez Atılan Ok, Söylenen Söz, Kacırılan Fırsat ve Gecen
Zaman ...