Başkent kulisleri bu sÖylentilerle
çalkalanıyor
İstediklerini yaptıramayınca Başbakan'ı çete
ve davayla
yıpratıp Gül'ü lider yapmak isteyen grubun
planları çÖktü
İŞ, sanat, spor ve hukuk dünyasının
tanınmış isimlerinin katılımıyla kamuoyuna
açıklamayı planladığı ve ülkedeki siyasi
tansiyonun düşürülmesini hedefleyen “Sağduyu
Hareketi” adlı bır çıkış
gündemde.
Dün TBMM koridorlarında dolaşırken AKP, CHP, MHP ve DSP
milletvekillerine ayrı ayrı bu hareketin anlamını ve
amacını sordum.
Kimileri bu soruyu, “Amaç, AKP kapatma davası ve Ergenekon
gÖz altılarıyla ülkede yükselen siyasi tansiyonu
düşürmek” diye yanıtlarken, Başbakan
Erdoğan’a yakın olduğunu bildiğim birkaç
isim de oldukça enteresan bir senaryodan bahsettiler.
Senaryoya gÖre “Sağduyu Hareketi”nin Önemli bir
gÖrevi ve amacı vardı.
İşte ortalığı karıştıracak
senaryonun dipnotları:
Sağduyu Hareketi’nin Öncüleri kimler?...
Anlatılanlara gÖre, TESEV Başkanı Can Paker ,Cengiz
Çandar, Adalet Ağaoğlu, Sami Selçuk ve bazı
iş adamları.
İsimlere baktığımızda, AKP iktidarına
düne kadar destek veren isimler ve bunların bir kısmı
Avrupa’nın Türkiye’deki sÖzcüleri.
Türkiye’nin çıkarlarından çok,
‘demokrasi’ adı altında Avrupa’nın, hatta
ABD’nin menfaatlerini savunan isimler.
Puzzle’ın parçaları!
Bu isimler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile zaman zaman ters
düştüler; Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’ü kendilerine daha yakın buldular.
Çünkü, Erdoğan’a bazı isteklerini
yaptırmakta zorlandılar, hatta yaptıramadılar. Abdullah
Gül’e ise hep sıcak baktılar.
Zaten asıl amaçları Erdoğan’ı Çankaya
KÖşkü’ne gÖndermekten çok, Abdullah
Gül’ü Başbakanlığa getirmekti. Bu
amaçlarında başarılı olamadılar.
Çünkü, Erdoğan Çankaya için çekimser
davrandı ve Gül’ün Önünü
açtı.
Gül’ün Çankaya KÖşkü’ne
çıkması bu isimlerin hükümet içindeki
ellerinin bir bakıma kesilmesine neden oldu. Yavaş yavaş AKP
hükümetinden kopmaya başladılar, ters
düştüler. Hatta bir kısmı muhalefete
başladı.
AKP kapatma davası ve Ergenekon gÖzaltıları bu isimler
için fırsat oldu.
“Niye?” diye sorarsanız...
Yeniden “Gül”lü dÖnemi başlatmak için
bulunmaz fırsatı yakaladılar.
Ne de olsa Gül’e istediklerini hep
yaptırmışlardı. Yeniden güzel günler
gelecekti.
Buluştular ve yapacakları “sağduyu
çağrısı”nın metnini kaleme almaya
başladılar.
Ama girişim basına erken sızdı.
Bu hareket Tayyip Erdoğan’cıları
ürküttü.
Çünkü, bir anlamda AKP’yi ortadan çatlatmaya
yÖnelik bir girişimin başlangıcıydı.
Ve işin başındaki isimlere el altından mesaj
gÖnderildi.
“Zamanlama uygun değil” mesajı alan isimlerin
hevesleri kursaklarında kaldı.
öne çıkan isimlere dikkat!
Pekİ hareket devam etseydi ne olacaktı?
Hazırlanan metin, kamuoyuna açıklanarak, gereklerinin yerine
getirilmesi için “sağduyu
çağrısı” mektubu Çankaya
KÖşkü’nde Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül’e verilecekti.
Yani işin muhatabı olarak Çankaya KÖşkü
alınacak, bu yÖntemle de bir anlamda AKP hükümeti ve
iktidarın başı yok sayılacaktı.
Ve bir adım ileri geçildiği için bu girişim
ileriki günlerde Abdullah Gül’e başkanlık
sisteminin yolunu açan girişim olacaktı.
Ama “şimdilik” olmadı.
Kimbilir belki Önümüzdeki günlerde bu grubun eline yeni
bir fırsat geçer ve yarım kalan heveslerini
gerçekleştirirler.
Son bir not... Eğer iddialar ve anlatılanlar doğru ise
başta Ergenekon olmak üzere yapılan son gÖzaltı
operasyonlarından Başbakan Erdoğan’ın hiçbir
şekilde haberi yokmuş.
Tabii oyun içinde oyun olduğu sÖylenen bu senaryoda yeni
liderlik koltuğu için iki isimden bahsediliyor. TOBB
Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Başbakan
Eski Yardımcısı ve TOBB üniversitesi öğretim
GÖrevlisi Abdüllatif Şener...
Bu iki isimden kimin geleceğini ise ABD’deki çevreler
belirleyecekmiş.
Konuşulan senaryo bÖyle. Bunları aktarmak benim
gÖrevim.
---------------------------------------------------------------------------
-----
Gül devreye girdi
Tüm bu senaryoların odağındaki isim olan
Cumhurbaşkanı Gül, dün dikkat çekici bir adım
atarak muhalefet liderlerine KÖşk daveti yaptı.
Başbakan Erdoğan’ın Balkan turunu
sürdürdüğü bir dÖneme rastlayan
Gül’ün ilk daveti CHP Lideri Deniz Baykal’a oldu.
Baykal bugün KÖşk’e çıkacak. Hemen
ardından MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye de aynı davet
ulaştı. Gül, DSP ve DTP Genel Başkanlarıyla da
gÖrüşecek. İddiaya gÖre Cumhurbaşkanı,
yükselen tansiyonun düşürülmesi için
liderlerden Önerilerini alacak, ricada bulunacak.
Gül’ün, muhtemel referandumun ülkedeki gerginliği
daha da büyüterek sorunları artıracağı
düşüncesinde olduğu ve bunu Başbakan
Erdoğan’a da aktaracağı Öne
sürülüyor. Dün itibariyle Ön plana çıkan
referandum seçeneği, yeniden arka planda kalabilir. Yani Ankara,
bir süre daha senaryoları konuşmaya devam edecek.
Bakalım puzzle’ın parçaları nerede
birleşecek!