CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, seçimlerin tarafsız ve dürüst şekilde yapılacağı konusunda ciddi kaygı taşıdıklarını sÖyledi. Öymen, "Oy vermek vatandaşlık hakkıdır. Yasa değiştirilmiş de uygulamasına dikkat edilmemiş de. Bunların hiçbiri inandırıcı değil" dedi.

Eskişehir- CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, partisinin Eskişehir İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, seçimlerin adil, dürüst ve tarafsız koşullarda yapılıp yapılmayacağı konusunda ciddi kuşkuların bulunduğunu ifade ederek, demokratik bir ülke olan Türkiye'de, demokratik ülkelerin hiçbirinde olmayan bir kargaşanın yaşandığını iddia etti.

22 Temmuz 2007'de 42 milyon 500 bin seçmen olduğu varsayımıyla seçimlerin yürütüldüğünü anlatan Öymen, şÖyle konuştu:
''Bu seçimlerden birkaç ay sonra nüfus sayımı yapıldı. Başbakana 'Türkiye'de ne kadar seçmen var?' diye soru Önergesi verdim. Bir devlet bakanı aracılığıyla bana cevap verdi ve (48 milyon 267 bin) dedi. Nereye gitti 6 milyon seçmen. 3 ayda mı 6 milyon insan 18 yaşına geldi. O bakımdan 2007 seçimlerinden itibaren Türkiye'deki seçimler usulsüzluk sorunuyla karşı karşıya bulunmaktadır. 6 milyon vatandaşımız 2007 seçimlerinde oy kullanamadı. Şimdi ne gÖrüyoruz? Bu yıl yapılacak seçimlerde 3,5 milyona yakın vatandaşımızın nüfus cüzdanlarında ve başka belgelerinde vatandaşlık numarası yazılı olmadığı için seçimlerde oy kullanamama tehlikesiyle karşı karşıya.''


''Çok sayıda vatandaşımız oy kullanmayacaktır"

Onur Öymen, 3,5 milyon insanın bu kadar kısa sürede TC kimlik numarası alması ihtimalinin zayıf olduğunu belirterek, ''KÖylerde oturan insanlar ne yapacaklar. KÖydeki insanın durumu perişan, çay içecek parası yok. Çay içecek parası olmayan insan masraf edecek, şehre gelecek, kendini nüfusa kaydettirecek ki oy kullansın. Kaç kişi bunu yapabilecek durumda? O bakımdan bu seçimlerde, seçmen olma hakkına sahip olduğu halde çok sayıda vatandaşımız oy kullanamayacaktır'' dedi.

Bu durumun seçimlerin eşitliğini ve adaletini zedeleyeceğini savunan Öymen, şÖyle devam etti:
''Oy vermek vatandaşlık hakkıdır. Yasa değiştirilmiş de uygulamasına dikkat edilmemiş de. Bunların hiçbiri inandırıcı değil. Bu kanunu yapan hükümettir. Kanun geçer geçmez vatandaşları uyarıp bilgilendireceksiniz. Yumurta kapıya gelince bu durumu ortaya çıkartmayacaksınız. üstelik (kanunda Öyle yazdık) demek yetmiyor. İl ve ilçe seçim kurulları tereddüte düşmüşler ve Yüksek Seçim Kurulundan gÖrüş istemişler. Onun üzerine Yüksek Seçim Kurulu seçimlere iki hafta kala nüfus cüzdanlarındaki TC kimlik numarası zorunluluğuyla ilgili açıklama yaptı. Bu seçimlerin dürüst şekilde cereyan etmesi son derece Önemlidir. Vatandaşlarımızın oy kullanma hakkına sahip kılınması Önemlidir. Maalesef hükümetin bu konuda zaaf içinde olduğu ortadadır.''

Öymen, pek çok yerde boş arazilere, arsalara ve fabrika depolarına insanların seçmen olarak yazıldığını Öne sürerek, ''Sadece Bursa'nın İnegÖl ilçesinde boş arazilere, depolara ve tarlalara yazılmış 4 bin 95 kişi tespit ettik. İlçe seçim kuruluna müracaat ettik, bunların seçmenliğini sildirdik. Başka yerlerde de var buna benzer durumlar. Her gün yeni bilgi geliyor'' dedi.

Onur Öymen, birçok kentte ve ilçede yıllardan beri oturan ve oy veren insanların listelerden silindiğini iddia ederek, şÖyle konuştu:
''Kim siliyor, hangi hakla siliyor, nasıl siliyor belli değil. Buna en iyi Örnek benim. Yıllardan beri oturduğumuz ve oy kullandığımız yerde eşimle beni listeden silmişler. Uzun araştırmalardan sonra bizi Ankara'ya naklettiklerin Öğrendik. Talep eden yok, bÖyle bir dilekçe veren yok. Bize bilgi veren yok. Tanıdığımız pek çok insan seçmen listelerinde yer almıyor. İşte bu nedenlerden dolayı seçimlerin tarafsız ve dürüst şekilde yapılacağı konusunda ciddi kaygılarımız var.''

Alıntı:

"Seçimlerin dürüst yapılacağı konusunda kaygılarım var"

Kaygi evet had safda kaygilar var ne yaziki.Showa cevridiler yerel secimleri..Izledigim kadar ile görsel olarak .Halkda sasirmiski yani gördügüm hangi parti geliyor ise mitinge alkis tutuyor halk Vahki vahlar diyorum sahsim adima nere gidiyoruz simdi kaygilar az uz gibi deil ne yaziki...

Yüreğine sağlık arkadaşım.

Bende bir seçim hikayesi yazayım olurda hata edersem affınıza...

Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, deve tellal iken, ben dedemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken....

ĞÅ“lkelerden birinde süper bir yönetici varmış. Güzel konuşur, sert çıkarmış. Daha doğrusu görünür yerde sert çıkarmış da... görünmezde ne yaptığı pek bilinmezmiş...

Günlerden bir gün emr-i hak vaki olmuş. Vardığında öbür dünyaya devlet protokuluyla karşılanmış. Karşılanmasına karşılanmış amma işittikleri pek hoşuna gitmemiş. Demişler ki:

- Bunca yıl yaptıklarına bakılırsa günahın da var, sevabın da. Bunca büyük görevlerin olduğuna göre, sadece ülkeni değil, bulunduğun yöreyi de yönettiğine göre, kimin adına yönettiğine biz bakmayacağız. ĞÖnce bir gün cehenneme gideceksin, sonrasında da bir gün cennete. Daha sonra da seçim var. Sen seçeceksin nerede kalacağını....

Yönetici hemen itiraz etmiş. Tam yasalara itiraz edecekmiş, hata yok sayacakmış ki .... Birden dünyada olmadığı aklına gelmiş. El mahkĞ»m tıpış tıpış gitmiş cehenneme .

Bir de ne görsün...! Her taraf bağlık, bahçelik, güllük, gülistanlık.... ĞÅ“stüne üstlük, ne kadar elini eteğini öptükleri varsa... Ne kadar filancanın devamıyım dediği adam varsa hepsi orada. Bir hoş beş etmişler. Bir kucaklaşmışlar, bir gülüşüp oynaşmaya başlamışlar ki deme gitsin.

Ev sahipliğini şeytan yapıyormuş. Gönüller zaten bir yerlerden aşina çabucak kaynaşıvermişler. Sofralarında kuş sütü bile eksik değilmiş. Meyle karışık içki felan da içiyorlarmış. ĞÖnce reddetmiş, sonrasında pek bi' keyif etmiş. Uzun lafın kısası cehennemdeki gün alabildiğine hoşuna gitmiş. Gitmiş gitmesine amma gün de bitivermiş...

Sıra gelmiş cennet gününe. Koşa koşa gitmişler. Gitmişler ama akıl yine cehennemdeki zevk-i sefada.

Neyse geldiklerinde yine bir şaşkınlık yaşamış. Milletine atalık edenler, bilime ebelik edenler, insana önderlik edenler varmış cennette. Büyük bir alçak gönüllükle karşılamışlar yöneticiyi

ĞÂÂ�nsanı aşağılamak, aile efradıyla beraber kovup göndermek yakışık almazmış cennette . Selamlaşmışlar, birlikte ölçülü biçili yemekler yenmiş.

Zar zor gün bitmiş... gelmiş seçim anı. Seçim bizimkine beklediğinden kolay gelmiş... Kesinlikle cehennem demiş. Veee koşa koşa arkadaşlarının yanına gitmiş.

Gitmesine gitmiş ama, nerede o eski cehennem. Her şey değişmiş. ĞÂÂ�nsancıklar yine orada amma, rezil bir koku, dayanılmaz bir sıcak...

ĞŞeytan gelip de ahbap çavuş misali elini omzuna koyduğunda:
- No'luyor yav... dün burası süper bir yerdi... Nedir bu rezalet diye tam kükreyecekken... Yine aklına dünyada olmadığı gelmiş. Usulca şeytan abisine alçak sesle ... Neden böyle oldu diyebilmiş...!

ĞŞeytan da:
- O gördüğün seçim kampanyasıydı. Sen artık oyunu verdin... ve seçim bitti..!